Lafla Peynir Gemisi Yürümezse Eğer…

Yıllardır motosiklet kullanımının desteklenmesi için motosikletin yararlarını, ülke ekonomisine sağlayacağı katkıları saymaktan dilimizde tüy bitti. Kalemimizdeki mürekkep tükendi. Laf anlatamadık. Vergi üstüne vergiye maruz kaldık.

Motosikletten aksesuarlara kadar her alanda sektörde büyümenin önü kesildi. Diyeceksiniz ki “Lafla peynir gemisi yürümez”! Bu önermenin, bu topraklarda geçer akçe olduğu pek söylenemez. Ancak buna inananlara hürmeten, lafımızı bilimsel verilerle destekleyelim. Bakarsın bu kez lafımız havada kalmaz! 47 ulusal motosiklet fedarasyonunu bünyesinde barındıran FIM ve Avrupa Motosikletçiler Federasyonu (FEMA) ilkini 2014 yılında yaptıkları Mobilizasyon-Hareketlilik Testini yenilediler. Mayıs ve Eylül aylarında yapılan testin sonucu mevzuya hakim olanların tahmin edeceği üzere bir öncekinden pek farklı çıkmadı. Bu test, Avrupa’da 7 ülke ve 14 şehirde gerçekleştirildi. Binek otomobil, motosiklet, mopet, bisiklet ve toplu ulaşım araçlarından yararlanıldı. Şehir dışındaki bir noktadan şehir içindeki bir noktaya ulaşılmaya çalışıldı. Sabah 07:00 ile 9:30 arasında ve öğleden sonra da 17:30 sonrasında gerçekleştirilen bu testte ortalama 16.5 km’lik rota kullanıldı. Hesaplar yapıldı, ölçüldü, biçildi ve bu çalışmanın sonuçları yayımlandı.  Sonuçta motosikletlerin kentsel ulaşımın en hızlı ve en verimli yolu olduğu bir kez daha kanıtlandı. Test sonuçlarına baktığımızda motosikletler ortalama olarak otomobile kıyasla %30, toplu taşımaya oranla %53 daha kısa sürede hedefe ulaştı. Başka deyişle daha az zaman harcadı.  İkinci sırayı mopedlerin aldığını, toplu taşımanın ise en son sıradaki yerini koruduğunu görüyoruz. Bu test İstanbul’da yapılmış olsaydı motosiklet, aradaki farkı kat ve kat açmış olurdu. Bunu biliyoruz, çünkü her sabah ve akşam biz motosiklet kullanıcıları bizzat test ediyoruz. Araçlarının içinde oflayıp puflayarak 0-10 km hız aralığında ilerleyenler de duruma tanıklık ediyor. Testin sonuçları itibarıyla dikkate alınanlar, sadece hız ve zaman değil. Amortisman, vergi, sigorta, bakım, yakıt… gibi ekonomiyi direkt etkileyen faktörler ve bunların yanı sıra havayı kirleten egzoz ve sera gazlarının ekonomi üzerindeki dolaylı etkileri de raporlanmış. Kentlere göç durmak bilmeyecek. Merkezlerde dikey büyüme artacak. Trafik her geçen gün daha beter olacak. Bu gerçeklerden hareket eden Avrupa Birliği, yine birliğe bağlı ulusal hükümetler ve yerel konseyler otomobile alternatif olarak iki tekerlekli çözümleri teşvik ederken biz ne yapıyoruz? Gelecekte karışımıza çıkacak sorunlar karşısında sadece üç maymunu oynuyoruz.
Motorunuzun ve yaşam sevincinizin hep “on” olması dileğiyle…