in

Şah-Mat!

Resmi açıklamalar yapılmasa da dumanın kokusunu almaya başladık. Doğuş Grubu uzun bir hazırlık sürecinin sonlarına doğru ilerliyor. Pazara yumuşak bir giriş yapıp gücünü zamanla mı hissettirecek, yoksa satranç tahtasına yumruğunu mu vuracak, bekleyip göreceğiz.

Alman otomobil devi Volkswagen grubuna bağlı olan Audi, bundan iki yıl önce İtalyanların milli gururu Ducati’yi 1.1 milyar dolar karşılığında Volkswagen ailesine dahil etmişti.  O günden bu güne Audi’nin bu şaşırtıcı hamleyi neden yaptığı çok konuşuldu ve çok tartışıldı.

İki yıl sonunda bu hamlenin ama motivasyonunun Audi-BMW rekabeti olduğu konusunda herkes hemfikir oldu. Ancak, Audi’nin agresif pazarlama hamlesine karşın hala BMW’nin gerisinde kaldığını satış rakamlarına bakınca görmek mümkün. Üstelik motosiklet üretimine baktığımızda da beklentilerin aksine Audi cephesinde serbest tasarımcıların konsept model önerileri dışında gözle görülür bir gelişme de yaşanmadı. Oysa Wolkswagen’in gücüyle Ducati’nin piyasaya Honda’yı ürkütecek kadar olmasa da daha ekonomik modeller süreceği düşünülmüştü. Şüphesiz Ducati son yıllardaki popülaritesinden ve yükseliş trendinden taviz vermedi. Bildiğimiz İtalyan estetiği, bolca titanyum, magnezyum ve karbon fiberle desteklenmiş güçlü ancak dengeli modelleriyle yüksek üretim adetlerine ulaşmadan yine bildik yüksek fiyat politikasıyla stokları eriten Ducati stratejisi, hala işbaşında. Audi’nin ruhunu Ducati’nin üzerinde hissetsek de etkisini görmek şimdilik mümkün olmadı.

BMW ve Audi arasındaki rekabetin geldiği noktayı en iyi anlatan durum, Amerika Birleşik Devletleri’ndeki Santa Monica’da bulunan karşılıklı iki duvar reklamı olsa gerek. İlkinde Audi yeni çıkardığı silah renkli otomobiliyle BMW’ye “Hamle Sırası Sende BMW” diye meydan okurken; BMW de reklamın yayınlandığı duvarın hemen yanı başındaki bir başka duvardan Audi’ye benzer tarzda cevap veriyor. Beyaz bir BMW otomobil fotoğrafının kullanıldığı reklamın tek kelimelik başlığı durumu özetliyor: Şahmat!

Oldukça ironik olan bu durumu bir kenarda bırakıp Türkiye özeline dönecek olursak, Audi’nin Ducati’yi satın aldığı aylarda yazdığım bir yazıda “Doğuş grubunun motosiklet sektörüne müthiş bir dinamizm kazandıracağını ancak ufukta sektörü hareketlendirecek olası bir durumun şimdilik sözkonusu olmadığını, Audi-Ducati birleşmesinin 40’ı daha çıkmamasına rağmen belirsizliğin devam ettiği, gelecek günlerin ise ortalığı karıştırabilecek haberlere gebe olduğunu” ifade etmiştim.

Resmi açıklamalar yapılmasa da dumanın kokusunu almaya başladık. Doğuş Grubu uzun bir hazırlık sürecinin sonlarına doğru ilerliyor. Pazara yumuşak bir giriş yapıp gücünü zamanla mı hissettirecek, yoksa satranç tahtasına yumruğunu mu vuracak, bekleyip göreceğiz. Ancak şimdiden söyleyebiliriz ki, Ducati’nin tek başına maçı kazanmaya yetmeyeceğini tahmin eden Doğuş Grubu’nun başka markalarla ve araçlarla elini güçlendireceğini hatta kimi piyonlardan yararlanmak isteyeceğini tahmin etmek için kahin olmaya gerek yok! Aksi durumda oyunun daha başındayken yerleşik markaların “Çoban Matı’na hazırlıklı olması gerektirir.

Motorunuzun ve yaşam sevincinizin hep “on” olması dileğiyle…

Ne düşünüyorsun?

Yorumlar

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Loading…

0

PSİKOPAT !

Seçim Kampanyası

REKLAM