Menu
in

Tarih tekerrür eder mi?

Ders almazsan eder! Yoksa tarih dersleri niye olsun. Bu nedenle Bekir Yunus Uçar’ın ikinci kez federasyon başkanı olduğu günlerin hemen ardından yazdığım yazının bir bölümünü lüzumu üzerine yeniden yayımla ihtiyacı duydum.

Toplumsal yaşamın neresinde olursa olsun “yönetim” söz konusuysa “halef selef” tartışması kendi kendine tetiklenen doğal bir sorgulamayı beraberinde getirir. Gelen gidene rahmet okutacak mı? Bazen sorgulayıcı, bazen yargılayıcı, bazen önyargılı, bazen de öngörülü olabilen bu “hâlet-i ruhiye” geleceğe dönük kaygılardan ve geçmişte yaşanan kötü deneyimlerden beslenir. İster sınıf başkanlığı olsun, ister devlet başkanlığı her kim ki, kurulu düzene yeni ya da yeniden dahil olur, bu ruh haline sahip kitlelerin bakışlarına maruz kalır.

İşte, Bekir Yunus Uçar da, tek aday olarak katılıp kazandığı Türkiye Motosiklet Federasyonu Başkanlığı koltuğuna oturduğu andan itibaren bu bakışları üzerinde hissetmelidir. Çünkü bu bakışlar, büyük beklentileri dengelediği gibi kendisinin başarılı olup olamayacağını da belirleyecektir. Motosiklet dünyasının hayal kırıklıklarıyla dolu kısa geçmişi, “Demokles’in Kılıcı” gibi yeni yönetimin başında sallanıp duracaktır; ta ki Bekir Yunus Uçar, kaygıları ortadan kaldıracak hamleleri yapıncaya kadar.

Bekir Yunus Uçar’ın motosiklet sektörün bir profesyoneli değil, sadece motosiklet sevdalısı olması onun en büyük avantajı ve geleceğe dönük kredisi olacaktır. Türkiye Motosiklet Federasyonu’nun kurucu ve ilk başkanı olması ise ona hareket kabiliyeti sağlarken, halen yürüttüğü Spor Toto teşkilat başkanlığı görevi ise “büyük bütçelere yön verebilme kabiliyeti” nedeniyle kendisinden beklentileri gerçekçi olmayan seviyeye yükseltecek, bu da onun önünde en büyük engel olacaktır. (ki bugün Spor Toto ile bir bağı kalmamıştır.)

Engel niteliğindeki bu fütursuz beklentilerden bazılarını sıralayacak olursak;

– Tüm motosiklet kulüplerinin borçları kapatılacak, üstüne de karşılıksız mali destek sağlanacak!

– Her isteyen motosiklet yarışlarına katılabilecek, böylece kısa zamanda Yunanistan kadar yarışçı adedine ulaşılacak.

– Yarışlarda “Spor Toto Büyük Ödülü” konulacak, kazanan ihya olacak.

– Her yarışçıya sezon başında beş çift lastik verilecek!

– Yakıt sponsorluğu sağlanacak, yarışlarda benzin ücretsiz dağıtılacak.

– Her kulüpten ikişer kişi, yurtdışındaki yarışlara konuk olarak götürülecek.

– İstanbul Park’ın kapıları tüm lisanslı sporculara ücretsiz açılacak, isteyen istediği zaman piste antreman yapabilecek.

– Her kente, biri kros olmak üzere iki pist inşa edilecek; işletmesi kulüplere verilecek.

Ayağımızı yere basmak ve bir kez daha hayal kırıklığına uğramamak için; Türkiye Motosiklet Federasyonu Başkanı olarak Bekir Yunus Uçar, seçim dönemindeki sözlü vaatlerini, geleceğe ilişkin kısa ve uzun vadeli planlarını, hiç zaman kaybetmeden gerçekçi bir zemine oturtup yazılı bir forma dökmelidir. Motosiklet dünyasıyla akit anlamına gelen  bu çalışma, abartılı beklentileri sonlandıracak, yönetimin hedefe daha kolay odaklanmasını sağlayacak; helef selef tartışmasında başarıyı değerlendirme anahtarı olacaktır.

Son Söz: Spor eğitimi alanındaki birikimi ve organizasyonel deneyimiyle değerli bir akademisyen olan Prof.Dr. Yavuz Taşkıran’ın da dahil olduğu yeni TMF yönetimine başarılar diliyor; çıtayı yükselteceklerini umuyor ve bekliyoruz.

Motorunuzun ve yaşam sevincinizin hep “on” olması dileğiyle.

 

Cevap bırakın