in ,

XLZT3 Sportster Scrambler

 

Custom Choppers sayfamızada bu ay V-Twin’li bir amerikan scramblera yer veriyoruz.

Harley-Davidson, günümüzde kesinlikle toprak parkurlarla birlikte anılan bir marka değil. Cruiser üreten bir firma olmanın gerekliliği ve “Freedom of the Open Road” felsefesiyle yaşıyan bir tarza sahip olması ile tüm modelleri mümkün olduğunca yere yakın ve keyif odaklı. Ancak Harley-Davidson motosiklet sanayisinde boy göstermeye başladığı ilk yıllarda Amerika’da toprak parkurlarda yapılan müsabakalarda ve özellikle Hill-Climb yarışlarında iddialı markalardan biriydi. Yani aslında Milwaukee’li firmanın köklerinde hala off-road tecrübesi de yatmakta.

 

XLZT3 Sportster Scrambler 1. İçerik Fotoğrafı

 

Britanya merkezli Shaw Speed ekibi de buradan yola çıkmış olsa gerek, Harley-Davidson’ın “çamurlu” tarihine ithafen bir motosiklet yaratmak üzere kolları sıvamış ve XLZT3 Sportster Scrambler’ın hikayesi böylece başlamış. XLZT3 baştan sona yepyeni bir motosiklet değil, V-Twin’li scramblerın temelinde H-D Sportster Forty-Eight yatıyor. 73 kübik inç yani 1200 cc’lik hava-soğutmalı Evolution motor, motosikletin kalbini oluştururken torklu doğası ile bir arazi motosikleti için de uygun karakteristiğe sahip olduğu söylenebilir. Ancak bu Forty- Eight’in bir scrambler haline gelebilmesi için tork üreten iki pistondan daha da fazlasına ihtiyacı olduğu apaçık. Bu sebeple Shaw Speed işe hem motosikleti yerden yükseltmek hem de bozuk arazi yollarındaki sürüş kabileyetini arttırmak için öncelikle Öhlins marka süspansiyonlar kullanmış. Önde ters çevrilmiş çatal kullanılırken arkada motosikletin klasik havasını da bozmayacak şekilde bir çift ayarlanabilir amortisör kullanılmış. Yine aracı bir scrambler haline getirebilmek için gidon daha sportif hale getirilmiş.

 

Bir sonraki adım ise motosikletin toprak zemine temasını sağlayacak olan tekerlekler olmuş. Orjinali 16” olan jantlar önde 19” arkada ise 17”’lik jantlar ile değiştirilmiş. Mat siyah renginde olan bu jantlar ise arazi tipi lastikler ile sarılı. Tekerlekler konusunda göze çarpan bir başka özellik ise elbette önde bulunan çift piston kaliperlerin ısırdığı çift fren diski. Kırmızı renge boyanan kaliperler aracın frenlerinin ateş gibi çalışacağını belli ediyor. Söz konusu off-road sürüş olunca birkaç küçük modifikasyona da yer vermek gerekiyor elbette. Bunlardan ilki bir scrambler için şüphesiz yükseltilmiş egzoz. 1200 cc’lik V-Twin’in her birinden çıkan egzoz boruları motosikletin iki yanından kuyruk kısmına doğru uzatılmış. İkinci olaraksa alt taraftan gelebilecek darbelere karşı koruma sağlamak için yine kırmızı renkte bir motor karter koruyucu monte edilmiş. Normalde motorundan altığı gücü kayış ile arka tekerleğe ileten Forty-Eight, scrambler halini almasıyla zincir ile aktarmaya geçmiş. Tıpkı arazi motosikletlerinde olduğu gibi, Shaw Speed ekibi zincir koruyucusunu da motosiklete eklemeyi ihmal etmemiş.

 

XLZT3 Sportster Scrambler 2. İçerik Fotoğrafı

 

Genel görüntüsü itibariyle oldukça sportif ve araziye uyumlu gözükmesiyle birlikte detaylı incelendiğinde özünde hala standart bir Harley-Davidson Sportster Forty-Eight yatıyor olması aracın kişiliğini de böylece koruyor. Ana rengi beyaz olan gövdenin üzerinde bulunan parçaların sarı ve kırmızı renklerle detaylandırılması ile oldukça dinamik ve canlı bir görüntü de elde edilmiş. Standart bir Harley-Davidson ile oldukça basit dokunuşlarla bu denli güzel ve asıl önemli olarak işlevsel bir motosiklet yaratan Shaw Speed Custom belki de Milwaukee’ye bir ilham kaynağı olarak Harley-Davidson’ın ürün gamına tıpkı eskiden olduğu gibi bir arazi motosikleti eklemesini sağlayabilir gibi gözüküyor.

Ne düşünüyorsun?

Yorumlar

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Loading…

0

Bajaj Pulsar 200NS

Simav-Gölcük Yaylası

REKLAM